Sayfalar

26 Aralık 2011 Pazartesi

Hayat Var: My Only Sunshine (2008)



Hayat Var,  yönetmeliğini ve seneryo yazarlığını Reha Erdem’in yaptığı Türk drama filmidir.
Baş rolleri Elit işcan (Hayat), Erdal Beşikçioğlu(Baba) ve Levend Yılmaz (Dede) paylaşıyor. Film bir çok festivale katılmıştır , aldığı ödüller ise; 45. Altın Portakal Film Festivali SİYAD özel ödülü, 59. Berlin Uluslararası Film Festivali Tagesspiegel Gazetesi Okurları Ödülü, 28. Uluslararası İstanbul Film Festivali Uluslararası  Film Eleştirmenleri Derneği Ödülü, 2010 SİYAD Ödülleri (En iyi film, yönetmen, görüntü yönetmeni ve kurgu dallarında 4 ödül), 3. Yeşilçam Ödülleri (En iyi yönetmen ve genç yetenek).
Reha Erdem bu filminde daha akıcı bir anlatım seçmiştir ama muhteşem kamera açılarını, görsel estetiği yine çekinmeden bu filminde de bolca kullanmıştır. Özellikle ilk filmi A ay’dan sonra bu film izleyenleri huzura erdirmiş olmalıdır gerçi Korkuyorum Anne de akıcı bir filmdi fakat Hayat Var’da sanki günlük hayatta sürekli şahit olunan veya bilinip de önemsenmeyen bir konu anlatılıyor ve izleyiciye yaşatılmak istenen duygular direkt gösterilen dramatik sahnelerle konuya dahil olmaları sağlanıyor.
Filmde Hayat 14 yaşında bir küçük kız, babası ve hasta dedesiyle birlikte yaşıyor . Annesi ile babası ayrı ve annesi tekrar evlenmiş. Yaşından daha olgun pek çocukluğunu yaşayamamış gibi , okula gidip gelen aynı zamanda evde yemek yapmak zorunda olan bir çocuk ve bocalamış durumda. Film boyunca öten bir oyuncağı var, Johnny Cash’in hani o çok sevdiğimiz ‘’My Only Sunshine’ını çalan bir oyuncak ama küçük bir kız çocuğunun cırlak sesinden, durumun vahimliğini anlatır gibi. Baba balıkçılık yapıyor ve arada başka olaylarada karışyor. Dede yatalak çok söylenen biri harbi bunak gibi davranıyor. Evleri çok şahane bir yede ama!! , Boğaz sularına kurulmuş tahta bir ev, ulaşımı tekneyle sağlıyorlar. Huzur var mı? orası tartışılır. Kısacası Hayat denen kızın değil de aslında hayatta olup da buralarda yaşamanın karanlığını, zorluğunu, adaletsizliğini ve ne denli mücadele gerektirdiğini anlatır gibi. Filmde Orhan Gencebay şarkıları kullanılmış ve tabiri caizse cuk oturmuş. Reha Erdem Türk sineması için çok önemli bir usta. Eleştirilerini birer sanat eseri kıvamında filmlere dönüştürerek bizlere ve ulaşabildiği kadar insana gösteriyor, hatırlatıyor veya böyle bir şey de varmış dedirtiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder